Zekeriya Temizel, 1948 yılında Tokat'ta doğdu.
1970 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümünden mezun olan Temizel, 1971-1972 yıllarında, Maliye Bakanlığı'nda Gelirler Kontrolörü olarak çalıştı. Daha sonra maliye müfettişi ve Maliye Başmüfettişi oldu.
1977-1979 yıllarında AİTİA Maliye Enstitüsü Lisans Üstü Eğitim programında vergi muhasebesi ve Türk vergi sistemi konusunda dersler veren Temizel, 1980-82 yıllarında Strasbourg Louis Pasteur üniversitesinde lisansüstü eğitimi yaptı. Temizel, 'Vergi Sistemleri ve Avrupa Ekonomik Topluluğu Ülkelerinin Ekonomik Bütünleşmesi" konulu tez ile DEA aldı.
Temizel, 1983 yılında araştırma için bulunduğu Fransa'da Avrupa Para Sistemi ve Avrupa Topluluğu Ortak Tarım Politikası konularında incelemeler yaptı.
Temizel, 1984 yılında Gelirler Genel Müdürlüğü'nde Daire Başkanlığı'na getirildi. 1986 yılında OECD Mali İşler Bölümü'nde "Çokuluslu şirketlerin vergilendirilmesi ve transfer fiyatları" konusunda 6 ay süre ile staj yaptı ve "Bilgisayar stratejilerinin belirlenmesi ve yönetimde bilgisayar kullanılması" konusunda akademikeğitimlere katıldı.
1988 yılında Gelirler Genel Müdür Yardımcılığı görevini üstlenen Temizel, 1989 yılında İstanbul Defterdarlığı'na, 1992 yılında ise Gelirler Genel Müdürlüğü'ne atandı. Temizel, 1993 yılında ise Maliye Bakanlığı Müşaviri oldu.
24 Aralık 1995 seçimlerinde DSP İstanbul Milletvekili olarak TBMM'ye giren Temizel, 55 ve 56. hükümetler döneminde Maliye Bakanlığı yaptı. Bakanlığı döneminde, Mali Milat olarak bilinen vergi düzenlemesine de imza attı.
Bakanlık görevinden 18 Nisan 1999 seçimlerinde DSP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için istifa eden Temizel, bu seçimleri kazanamadı.
Zekeriya Temizel, 31 Mart 2000 tarihinde, yeni oluşturulan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanlığı'na getirildi. Temizel, 21 Şubat 2001 ekonomik krizinde, Dünya Bankası Başkan Yardımcılarından Kemal Derviş'in ekonomiden sorumlu Devlet Bakanlığı'na getirilmesinin ardından, 3 Mart 2001'de bu görevinden istifa etti.
Temizel, evli ve 2 çocuk babası. Fransızca ve Almanca bilen Temizel'in ombudsmanlık konusunda araştırmaları ve bu konuda yayımlanmış bir kitabı bulunuyor.Temizel'in ayrıca Fransa'da "Avrupa Para Sistemi" ve "Avrupa Topluluğu Ortak Tarım Politikası" konularında incelemeleri var.
H-KrEm BİYOGRAFİLER
26 Eylül 2018 Çarşamba
6 Mayıs 2017 Cumartesi
Yehudi Menuhin
Yehudi Menuhin (1916 yılında New York'ta Rus Yahudisi anne babadan doğdu ve
1999 yılında Berlin'de öldü.) yirminci yüzyılın en ünlü kemancılarından ve
orkestra şeflerinden biriydi. Ama aynı zamanda da büyük bir hümanist ve barış
insanıydı.
C. Chaplin'i, J. Nehru'yu, I. Gandhi'yi, M. Dietrich'i, I. Stravinski'yi; tanıdı, bütün dünyada devlet başkanlarının ve kraliyet erkânının saygın dostu oldu. Menuhin, Louis Persinger'in, Georges Ensco'nun ve Adolf Busch'un öğrencisiydi.
Harika çocuk olarak daha olgunluk çağında kendini gösterdi, müzikal rahatlığı ve keman çalışındaki derinlik, son derece dolu bir kariyer boyunca dehasının damgası oldu: Yedi yaşında New York'taki Carnegie Hall'de verdiği ilk konser, on bir yaşında ilk Avrupa konserini Paris'te verişi, on üç yaşında Berlin Filarmoni Orkestrası'yla birlikte Bruno Walter'in yönetiminde Bach, Beethoven ve Brahms çalışı. Konserden sonra Albert Einstein ona şunu söyler: "Artık gökte bir Tanrı olduğunu biliyorum." Menuhin seksen yaşında yüz on konser verir.
1962 yılında İngiltere'de Yehudi Menuhin okulunu kurar.
1965 yılında Order of the British Empire şövalyelik unvanını alır. 1970'li yıllarda Unesco'nun uluslararası müzik konseyine başkanlık eder.
1980'li yıllarda Stephane Grappelli'yle birlikte caz kayıtları yapar. 1985 yılında, Britanya yurttaşı olur ve onursal şövalye unvanı şövalyeliğe dönüşür.
1993 yılında, Baron Menuhin of stoke d'Abernon soyluluk unvanı verilir – kalıtımsal olmayan life peer unvan.
1980 yılında bütün dünyadaki yetenekli genç müzisyenleri destekleyen Yehudi Menuhin Foundation'ı kurar. Bu vakfın ödül verdikleri arasında Nigel Kennedy ve Jorge Chaminé gibi önemli isimler yer alır. Bu büyük hümanist daima yoksulların yanında olmuştur.
İkinci Dünya Savaşı sırasında dünyanın her yerinde yüzlerce konser vermiş, son dönemde Kosova'da barış için konserler vermiştir. Çingenelerin ve dünyanın her yerindeki etnik azınlıkların da yanında yer almıştır. Yaşamının sonunda "Avrupa Kültürler Parlamentosu" kurdu.
C. Chaplin'i, J. Nehru'yu, I. Gandhi'yi, M. Dietrich'i, I. Stravinski'yi; tanıdı, bütün dünyada devlet başkanlarının ve kraliyet erkânının saygın dostu oldu. Menuhin, Louis Persinger'in, Georges Ensco'nun ve Adolf Busch'un öğrencisiydi.
Harika çocuk olarak daha olgunluk çağında kendini gösterdi, müzikal rahatlığı ve keman çalışındaki derinlik, son derece dolu bir kariyer boyunca dehasının damgası oldu: Yedi yaşında New York'taki Carnegie Hall'de verdiği ilk konser, on bir yaşında ilk Avrupa konserini Paris'te verişi, on üç yaşında Berlin Filarmoni Orkestrası'yla birlikte Bruno Walter'in yönetiminde Bach, Beethoven ve Brahms çalışı. Konserden sonra Albert Einstein ona şunu söyler: "Artık gökte bir Tanrı olduğunu biliyorum." Menuhin seksen yaşında yüz on konser verir.
1962 yılında İngiltere'de Yehudi Menuhin okulunu kurar.
1965 yılında Order of the British Empire şövalyelik unvanını alır. 1970'li yıllarda Unesco'nun uluslararası müzik konseyine başkanlık eder.
1980'li yıllarda Stephane Grappelli'yle birlikte caz kayıtları yapar. 1985 yılında, Britanya yurttaşı olur ve onursal şövalye unvanı şövalyeliğe dönüşür.
1993 yılında, Baron Menuhin of stoke d'Abernon soyluluk unvanı verilir – kalıtımsal olmayan life peer unvan.
1980 yılında bütün dünyadaki yetenekli genç müzisyenleri destekleyen Yehudi Menuhin Foundation'ı kurar. Bu vakfın ödül verdikleri arasında Nigel Kennedy ve Jorge Chaminé gibi önemli isimler yer alır. Bu büyük hümanist daima yoksulların yanında olmuştur.
İkinci Dünya Savaşı sırasında dünyanın her yerinde yüzlerce konser vermiş, son dönemde Kosova'da barış için konserler vermiştir. Çingenelerin ve dünyanın her yerindeki etnik azınlıkların da yanında yer almıştır. Yaşamının sonunda "Avrupa Kültürler Parlamentosu" kurdu.
Wole Soyinka
1934 yılında Batı Nijerya'daki Isara köyünde doğmuş olan Wole Soyinka 1986 yılında Nobel Edebiyat ödülü alan ilk Afrikalı yazar oldu. Ülkesindeki edebiyat çevrelerinin ötesinde saygı gören Soyinka, diktatör Sani Abacha'nun 1995 yılında yazar Ken Saro Wiwa'yı infaz ettirdiği Nijerya'daki politik olaylar üzerine fikir belirtmekten hiç vazgeçmedi. Kendisi de defalarca Nijerya'da hapse atılan Soyinka, Kaduna hapishanesinde iki yıl tecritte kaldı. Ardından Paris'te, New York'ta ve Los Angeles yakınlarında yaşadı. 1998 yazında Abacha'nın ölümünden sonra Wole Soyinka geçici süreler kalmak üzere Nijerya'ya geri döndü. Özellikle Aké, les années d'enfance (Belfond, 1994) adlı romanıyla uluslararası alanda büyük başarı kazandı. Roman, çocukluk anısı biçiminde, kıta geleneği ile Avrupa değerlerinden etkilenen bir burjuvazi arasında, Afrika toplumunun yoğun bir görünümünü sunar.
Sırasıyla Nijerya'da, Gana'da, Birleşik Krallık'ta ve Amerika Birleşik Devletleri'nde ders verirken trajedi ve komediler, şiirler, romanlar ve otobiyografik metinler yazdı. Wole Soyinka 1997 yılında, kurucularından biri olduğu Uluslararası Yazarlar Parlamentosu'nun başkanı oldu. Günümüzde, tehdit altındaki ya da sürgündeki yazarlar için tüm dünyada barınak sağlamayı görev edinmiş The North American Network of Cities of Asylum'un başkan yardımcısıdır (başkanı Russell Banks ve başkan yardımcısı da Salman Rushdie'dir). Alfred Jarry'nin Ubu Roi'sı tarzında yazılmış Baabou roi adlı piyesi, diktatör Sani Abacha'yı ve çılgınca katliamlarını sahneye koyar.
Ayrıca, Ibadan, les années pagaille'ın (Actes Sud, 1997) yazarıdır. Bu otobiyografik "doküman-roman"da yazmaya başlamasını ve ülkesinin bağımsızlığa kavuşmasını anlatmaktadır.
Şu eserleri de belirtebiliriz: Les interprètes (Présence Africaine, 2000), Cycyles sombres (L'Harmattan, 2004), Afriques: Climat de peur (Actes Sud, 2005), Baa bou roi (Actes Sud Papiers, 2005), Collected Plays (Oxford University Press, 2006).
Sırasıyla Nijerya'da, Gana'da, Birleşik Krallık'ta ve Amerika Birleşik Devletleri'nde ders verirken trajedi ve komediler, şiirler, romanlar ve otobiyografik metinler yazdı. Wole Soyinka 1997 yılında, kurucularından biri olduğu Uluslararası Yazarlar Parlamentosu'nun başkanı oldu. Günümüzde, tehdit altındaki ya da sürgündeki yazarlar için tüm dünyada barınak sağlamayı görev edinmiş The North American Network of Cities of Asylum'un başkan yardımcısıdır (başkanı Russell Banks ve başkan yardımcısı da Salman Rushdie'dir). Alfred Jarry'nin Ubu Roi'sı tarzında yazılmış Baabou roi adlı piyesi, diktatör Sani Abacha'yı ve çılgınca katliamlarını sahneye koyar.
Ayrıca, Ibadan, les années pagaille'ın (Actes Sud, 1997) yazarıdır. Bu otobiyografik "doküman-roman"da yazmaya başlamasını ve ülkesinin bağımsızlığa kavuşmasını anlatmaktadır.
Şu eserleri de belirtebiliriz: Les interprètes (Présence Africaine, 2000), Cycyles sombres (L'Harmattan, 2004), Afriques: Climat de peur (Actes Sud, 2005), Baa bou roi (Actes Sud Papiers, 2005), Collected Plays (Oxford University Press, 2006).
Tu Wei-ming
Tu Wei-ming (doğum 1940) Çinli bir tarihçi ve filozoftur, yeni-Konfüçyüsçülüğün uzmanıdır. Ocak 1996'da Harvard'daki Yenching Enstitüsü'ne yönetici olarak atandı. Harvard mezunu olan Wei-Ming Princeton ve Berkeley üniversitelerinde Çin tarihi ve felsefesi dersleri verdi.
1981'den beri Harvard'da ders vermektedir. Uygarlıklar arası diyaloğu kolaylaştırmak amacıyla Kofi Annan ve BM tarafından davet edilen "Önemli Şahsiyetler Grubu" ve Amerikan Bilim Sanat Akademisi üyesidir. Araştırmaları Konfüçyüs hümanizmasına, Çin'in entelektüel tarihine, Çin'in felsefi geleneklerine ve Asya'nın dinsel düşüncesine yöneliktir.
Tu Wei-Ming 2006 yılında Davos Ekonomi Forumu'na katılmıştır. Yazmış olduğu beş ciltlik Çin felsefe tarihi 2001 yılında Çin'de yayımlandı. İngilizce kitaplar da yayımladı. Bunlar arasında: Neo-Confucian Thought: Wang Yang-Ming's Youth; Centrality and Communality; Humanity and Self-Cultivation: Essays in Confucian Thought; Selfhood as Creative Transformation; Way, Learning, and Politics: Essays on the Confucian Intellectual; Confucianism and Human Rights; Confucian Traditions in East Asian Modernity: Moral Education and Economic Culture in Japon and the Four Mini-Dragons.
1981'den beri Harvard'da ders vermektedir. Uygarlıklar arası diyaloğu kolaylaştırmak amacıyla Kofi Annan ve BM tarafından davet edilen "Önemli Şahsiyetler Grubu" ve Amerikan Bilim Sanat Akademisi üyesidir. Araştırmaları Konfüçyüs hümanizmasına, Çin'in entelektüel tarihine, Çin'in felsefi geleneklerine ve Asya'nın dinsel düşüncesine yöneliktir.
Tu Wei-Ming 2006 yılında Davos Ekonomi Forumu'na katılmıştır. Yazmış olduğu beş ciltlik Çin felsefe tarihi 2001 yılında Çin'de yayımlandı. İngilizce kitaplar da yayımladı. Bunlar arasında: Neo-Confucian Thought: Wang Yang-Ming's Youth; Centrality and Communality; Humanity and Self-Cultivation: Essays in Confucian Thought; Selfhood as Creative Transformation; Way, Learning, and Politics: Essays on the Confucian Intellectual; Confucianism and Human Rights; Confucian Traditions in East Asian Modernity: Moral Education and Economic Culture in Japon and the Four Mini-Dragons.
Stephen Jay Gould
İnsanlığın tarihinde günümüze dek üç büyük aşağılanmadan söz edilir: Kopernik, dünyayla birlikte insanı da evrenin merkezi olmaktan çıkardı. Darwin insan varlığının soykütüksel tarihini hayvanlar âleminin bir yerlerinden başlattı. Freud, bilinçdışının keşfiyle birlikte, insanın kendi evinin hakimi olmadığını anladı. Zoolog ve jeolog Stephen Jay Gould (1941 yılında New York'ta doğdu, 2002 yılında öldü) ise bize bir başka aşağılanma ayırmıştır: İnsan demektedir, ne yaratılışın tacıdır ne de evrimin doruğu. "Hata", Gould'a göre, yeryüzündeki hem en basit hem de en eski yaşam biçiminden, bakterilerden kaynaklanır. Çokhücreli yaşam biçimleri, balıklar, kuşlar, memeliler ve hatta insan kuşkusuz ki son derece karmaşık olgulardır, ama, Gould'un argümanı şudur ki, insan "evrimin devasa soykütük ağacındaki önemsiz küçücük bir dal"dan başkası değildir. Diğer deyişle, "yüksek" canlı yaratıklar ancak bir tesadüfün sonucunda oluşmuşlardır.
Stephen Jay Gould Harvard'da jeoloji profesörüydü, Harvard'daki karşılaştırmalı zooloji müzesinde paleontoloji bölümünde omurgasızların konservatörü ve bilimler tarihi bölümünde yardımcı üyeydi. 1996 yılında New York üniversitesinde biyoloji dalında araştırmacı profesör oldu. Fransızcada yayımlanmış eserleri: Comme les huit doigts de la main (Point-Seuil, 2000), L'éventail du vivant (Point-Seuil, 2001), La vie est belle (Points-Seuil, 2004) ve La structure de la théorie de l'évolution (2006).
Stephen Jay Gould Harvard'da jeoloji profesörüydü, Harvard'daki karşılaştırmalı zooloji müzesinde paleontoloji bölümünde omurgasızların konservatörü ve bilimler tarihi bölümünde yardımcı üyeydi. 1996 yılında New York üniversitesinde biyoloji dalında araştırmacı profesör oldu. Fransızcada yayımlanmış eserleri: Comme les huit doigts de la main (Point-Seuil, 2000), L'éventail du vivant (Point-Seuil, 2001), La vie est belle (Points-Seuil, 2004) ve La structure de la théorie de l'évolution (2006).
Samuel Huntington
Samuel Huntington (1927'de Minneapolis, Minnesota'da doğdu) dünyanın en tanınmış siyaset bilimcilerindendir. Harvard Üniversitesi'nde siyasal bilimler profesörü olarak, John M. Olin Institute of Strategic Studies'i yönetmektedir. Huntington 1960'lı yıllarda Değişim Halindeki Toplumlarda Siyasal Düzen adlı yayınıyla tanındı. Aynı zamanda, 1976 yılında Üçyanlı Komisyon tarafından yayımlanan "Demokrasilerin Yönetilebilirlikleri" raporunun yazarlarındandır. Jimmy Carter'ın başkanlığı döneminde Beyaz Saray'a danışman olarak atandı.
Huntington Foreign Policy'nin kurucusudur. 1993 yılında Foreign Affairs'daki bir makalede Batı uygarlıkları ile diğer uygarlıklar arasındaki çatışmayı öngörerek dünya çapında ün kazandı. Bu makale daha sonra bir kitap halini aldı (1996). 11 Eylül onun jeopolitik görüşünü ve yirmi birinci yüzyılın merkezi politik aktörlerinin uygarlıklar olacağına dair tezini ön plana çıkardı. Son yıllarda Samuel Huntington, dünyanın ekonomik ve politik gelişimi üzerindeki kültürel etkiler temel sorunu üzerinde çok çalıştı (Lawrence Harrison'la birlikte Culture Matters). Çok sayıda kitabın yazarıdır. Bunlardan en bilinenleri: Le choc des civilisations (O. Jacob, 2007) ve Qui sommes-nous? Identité nationale et choc des cultures (O. Jacob, 2004). Bu sonuncu eserde kimliğin temelini, özel olarak da yeni bir göçmen dalgasıyla karşı karşıya olan Amerikan kimliğinin temellerini analiz etmektedir.
Huntington Foreign Policy'nin kurucusudur. 1993 yılında Foreign Affairs'daki bir makalede Batı uygarlıkları ile diğer uygarlıklar arasındaki çatışmayı öngörerek dünya çapında ün kazandı. Bu makale daha sonra bir kitap halini aldı (1996). 11 Eylül onun jeopolitik görüşünü ve yirmi birinci yüzyılın merkezi politik aktörlerinin uygarlıklar olacağına dair tezini ön plana çıkardı. Son yıllarda Samuel Huntington, dünyanın ekonomik ve politik gelişimi üzerindeki kültürel etkiler temel sorunu üzerinde çok çalıştı (Lawrence Harrison'la birlikte Culture Matters). Çok sayıda kitabın yazarıdır. Bunlardan en bilinenleri: Le choc des civilisations (O. Jacob, 2007) ve Qui sommes-nous? Identité nationale et choc des cultures (O. Jacob, 2004). Bu sonuncu eserde kimliğin temelini, özel olarak da yeni bir göçmen dalgasıyla karşı karşıya olan Amerikan kimliğinin temellerini analiz etmektedir.
Régis Debray
Yazar ve filozof Régis Debray 1940 yılında Paris'te doğdu. Avukat bir baba ile bir direnişçi olan ve gelecekte de Gaulle'cü bir senatör olacak Janine Alexandre-Debray'ın oğludur. Debray felsefe tezini 1961 yılında Sorbonne'da vererek New York'a gider. 1962 yılında Venezuella'daki gerilla üzerine bir belgesel çekmek için gerilla gibi yaşayacaktır. Fransa'ya geri döndüğünde, başka şeylerin yanı sıra Sartre'ın dergisi Les Temps Modernes'de Latin Amerika'daki kurtuluş mücadelesi üzerine metinler yayımlar. Nisan 1967 yılında Debray Bolivyalı subaylar tarafından tutuklanır ve otuz yıl hapse mahkûm edilir, uluslararası bir protesto kampanyasının ardından üç yılın sonunda hapisten çıkar. Tutukluluk döneminden sonra Debray Şilili şair Pablo Neruda'nın evinde yaşar ve burada Salvador Allende'yle uzun bir söyleşi gerçekleştirir. Daha ileride, Debray kendi devrimci geçmişiyle arasına açık seçik bir mesafe koyar. 1981 yılında François Mitterrand'ın zaferinden sonra, başkanın Üçüncü Dünya işlerinde danışmanı olur. Regis Debray, medyaya –mediyolojinin kurucusudur– ve yakın dönemde de dine yönelik çok sayıda deneme yayımladı.
2002 yılında Din Bilimleri Avrupa Enstitüsü'ne başkan olarak atanır. 2005 yılında Médium, transmettre pour innover adlı dergiyi Babylone yayınlarından çıkartmaya başlar. Belli başlı eserleri arasında şunları sayabiliriz: Le Pouvoir Intellectuel en France (Ramysay, 1979), Vie et mort de l'image (Gallimard, 1992), Dieu, un itinéraire (O. Jacob, 2002, Combourg Ödülü), Le Feu Sacré. Fonctions du Religieux (Fayard, 2003), Aveuglantes Lumières. Journal en clair-obscur (Gallimard, 2006).
2002 yılında Din Bilimleri Avrupa Enstitüsü'ne başkan olarak atanır. 2005 yılında Médium, transmettre pour innover adlı dergiyi Babylone yayınlarından çıkartmaya başlar. Belli başlı eserleri arasında şunları sayabiliriz: Le Pouvoir Intellectuel en France (Ramysay, 1979), Vie et mort de l'image (Gallimard, 1992), Dieu, un itinéraire (O. Jacob, 2002, Combourg Ödülü), Le Feu Sacré. Fonctions du Religieux (Fayard, 2003), Aveuglantes Lumières. Journal en clair-obscur (Gallimard, 2006).
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)